Emine Hekimoğlu kaleminden…
01 Ağustos 2015 - 12:13 'de eklendi ve 680 kez görüntülendi. A+A-
24 Kasım 1928; bundan tam 84 yıl önce Ulu önder Mustafa Kemal Atatürk’ün millet mekteplerinde yazı tahtasının başına geçerek dersler verdiği, Millet Mektepleri Başöğretmenliği’ni kabul buyurdukları gün.Ve bu önemli günü, Atatürk’ün doğumunun 100. Yılı olan 1981 yılından beri de tüm yurtta “Öğretmenler Günü “olarak kutladığımız 31. yıl.
Eğitim ordumuzun erleri olan tüm öğretmenlerin ve öğretmenlerimin Öğretmenler Gününü kutlar, büyüklerin ellerinden hürmetle öper, ebediyete göçmüş öğretmenlerimize de Allahtan rahmet dilerim.
“Benim asıl anlatılacak yanım, öğretmenliğimdir. Topluma, milletime ben öğretmenlik yapabiliyorsam, beni onunla anlatın.Yoksa, kazandığım zaferler, yaptığım öteki işlerle beni anlatmanız pek önemli değildir.”diyen Mustafa Kemal Atatürk, elinde ilmin güçlü meşalesi ile cehaleti aydınlatan, yaratılmışların en seçkini olan insana bilgi ve ruh veren, çağdaş uygarlığın rehberi, yol göstericisi, gönlünde vatan, millet sevgisi ile kutsal bir meslek olan öğretmenliğin yüceliğini vurgulamıştı.
Ve Başöğretmen Mustafa Kemal Atatürk , yeni nesli öğretmenlere emanet etmişti.
Biz öğretmenler; ilmin güçlü meşalesiyle cehaleti ne kadar aydınlatabildik?
Çocuklara ve gençlere bilgiyi, vatan- millet sevgisini ve ruhunu verecek bireysel özelliklerimiz, mesleki bilgilerimiz, yeteneklerimiz, kültürümüz, tutum ve davranışlarımız yeterli oldu mu?
En önemlisi Cumhuriyet’in kazanımlarını idrak ettirip, Atatürk ilke ve inkılaplarını kavratıp yılmaz savunucusu yapabildik mi, biz olabildik mi?
Hani biz mumduk aydınlatan, aydınlatırken eriyen. Eridik, ama aydınlatabildik mi? Niye her yer karanlık!…Önümü göremiyorum.
Hani biz heykeltıraştık, çocuğa şekil veren. Şekil verdik ama ruh nerede?
Niye her yerde sevgiden, saygıdan yoksun, tembel, hazıra alışmış insanlar var?
Hani biz çiftçiydik, bilgi ekerdik. Tarım ülkesi olan yurdumda tarlam, ürünüm nerde?
Omuzlarımızda geleceğin teminatı olan çocukları taşıdığımız için, hani gururluyduk, başımız dikti. Omuzlarımız niye çökmüş?
Sizlerle üzüntümü paylaşıyorum azalsın, bitsin, böyle kalmasın diye.
Umuyorum ki güzel, aydın insanlarla, gelecek güzel , aydınlık günlerde çocuklar adına , insanlık adına buluşacağım ve mutluluğu da yine sizlerle paylaşacağım.
Biz;
Önce insan, sonra anne baba,
Önce insan, sonra öğretmeniz.
Tıpkı matruşka bebekleri gibi
İçimizden nice insanlar yaratan
Örnek insanız.
Ne mutlu öğretmeniz ki yine öğretmeye, eğitmeye ve yaşatmaya devam edeceğiz.
Çünkü biz Başöğretmen Atatürk’ün, geleceği emanet ettiği aydın öğretmenleriz.
Her şey sende başlar sende biter. Yeter ki yürekli ol. Tükenme, tüketme, tükettirme içindeki yaşam sevgisini.Ya çare sizsiniz, ya da çaresizsiniz.(F. NIETSZCHE “Hayat “ şiirinden)
Bu duygu ve düşüncelerle başta başöğretmen Mustafa Kemal Atatürk olmak üzere aziz öğretmenlerimizi ve şehit öğretmenlerimizi rahmet, minnet ve şükranla anıyor, tüm meslektaşlarıma sevgi ve saygılarımı sunuyorum.
Emine HEKİMOĞLU
2019'da CHP’nin AKP’den aldığı belediyelerden olan Artvin'in...
Osman Nuri Özkan'ın kaleminden 'Su ve Karadeniz'...
Asgari ücret 2021 yılı için brüt 3 bin 577 lira 50 kuruş, ne...
İçişleri Bakanlığı’nda mülki amirlere yönelik büyük bir FETÖ...
Tuncay Tolga Özçakmak'ın kardeşi Nergis, hayatını Orhan Yıld...
Arhavi’de CHP’nin en yaşlı üyesi olan Selahattin Özçakmak ha...
Türkiye, tarihinde bir ilki yaşamaya hazırlanıyor. Corona vi...
Artvin'in doğal güzelliklerinden biri olan Kamilet Vadisi'nd...
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan: 15 ilde Cumartesi gününd...
Sağlık Bakanlığı normalleşme sürecinde uygulanacak corona vi...